Depreme dirençli konutlar üretiyoruz

HÜSEYİN ÇOLAK
Çerkezköy Organize Sanayi Bölgesi’nde kurduğu ‘hafif çelik yapı sistemleri’ fabrikasıyla yılda 3 bin adet 200 metrekarelik konut üretme kapasitesine sahip Akşan Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Melih Şimşek, "2015'e kadar 5 bin konut yapmayı hedefliyoruz" dedi. İstanbul Ortaköy'deki Feriye Lokantası'nda 2011 hedeflerini anlatan Melih Şimşek, Akkon’un yatırımlarını, İzmir’de kurmaya başladıkları doğa ve kent yaşamını buluşturdukları 35. Sokak’a ilişkin açıklamalarda bulundu.

BABALARINDAN DEVRALDILAR
Elazığlı Fikri Şimşek, Keban Barajı’nda şantiye şefiydi. Sonra kendi adına taahhüt işeri yaptı, NATO dahil birçok önemli kuruma proje tamamladı. Fikri Bey’in çocukları Mert, Müge ve Melih Şimşek mühendislik okudular ve babalarından devraldıkları işi büyüttüler. Çerkezköy Organize Sanayi Bölgesi’nde ‘hafif çelik yapı sistemleri’ üreten bir de fabrika kuran üç kardeş, ürettiklerinin yüzde 80’ini ihraç ediyor. Babasının Keban’dan sonra kendi işini kurduğunu belirten Akşan Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Melih Şimşek, “Babam NATO dahil birçok önemli kuruma proje tamamladı. Biz ikinci kuşak olarak özel sektöre yöneldik. Yurt içinde ve yurt dışında inşaat işleri yaptık. 2001’de Çerkezköy Organize Sanayi Bölgesi’nde (ÇOSB) hafif çelik yapı sistemleri üreten bir fabrika kurduk. 2006’da yeni yatırımla işimizi daha da büyüttük. Bu fabrikadaki üretimimizin yüzde 80’i yurt dışına satılıyor. 2008’de ciromuz 25 milyon dolar oldu” diyor.

►ÜÇKARDEŞ DE MÜHENDİS
Melih Şimşek konuşmasını şu sözlerle sürdürüyor: “Ben Elazığ doğumluyum. 3 kardeşiz, üçümüz de mühendisiz. Rahmetli babamız da çok iyi bir mühendisti. Keban Barajı’nın ilk şantiye şeflerindendi. 1971’de taahhüt işlerine başlamış. 1990’lara kadar da ağırlıklı olarak kamuya taahhüt işleri yaptı. 1984’te Akşan Yapı’yı kurdu. Ben 1990’da inşaat mühendisi olarak mezun oldum. Kardeşlerimle kamu işlerini pek sevemedik. Özel sektöre ağırlık verdik. 1988’den beri işimizin merkezi İstanbul ama İzmir, Elazığ’dan sonra ilk yerleştiğimiz yer olmuştu. Bir ayağımız da İzmir’de.”