SON DAKİKA
Ekonomi ve siyaset
İçerde, enflasyon, dışarda petrol fiyatları düşüyor. Kurlar sakin ve istikrarlı. Borsa son 1.5 yılın zirvesinde. Faiz hâlâ yüksek sayılır ama eskisi kadar ‘kontrol edememe korkusu’ kalmadı.
Peki bunlar nasıl oldu? Cevabını Başbakan Yardımcısı Ali Babacan şöyle veriyor: “Özellikle son 1.5 yıldır uluslararası alanda olumsuz bir kampanyayla karşı karşıyayız. Bunların hiçbirinin önemi yok. Dünya manşetleri ne yazarsa yazsın, biz doğruyu yaptığımızdan eminsek hiçbir şeyden korkmaya gerek yok. Türkiye’de artık çok daha iyi işleyen bir demokrasi var. Merkez Bankamızın rezervi 132 milyar dolar. Geçen yıl IMF’ye borcumuzu sıfırladık ve kredi limiti açtık. 2003’te yardım edilen ülke listesindeydik. Bu yıl yükselen yardım eden ülkeler listesine girdik. Sadece geçen yıl dış yardımlarımız 3.3 milyar dolara çıktı. İnsani yardımlarda dünya 3’üncüsüyüz.”
HAZİRANDA SEÇİM VAR Babacan, makro verileri böyle sıralıyor. Siyasi görüşümüz ne olursa olsun, son 2 yılda içerde ve yakın çevremizde yaşanan daha önce örneği görülmemiş olayları dikkate alırsak, Türkiye ekonomisinin şu andaki durumu gerçekten büyük bir başarı olarak görülebilir. Gezi süreci, cemaat-hükümet kavgası ve bunların köpürttüğü gerilim ortamında bir yerel seçim, ardından cumhurbaşkanlığı seçimi dikkate alınırsa ekonomimizin siyasetten büyük ölçüde pozitif bağımsızlaştığını söyleyebiliriz. Yiğidi öldür hakkını ver ki ekonominin bu güçlü halinde AK Parti hükümetlerinin çok büyük emeği var. Şimdi ne durumdayız? Haziran 2015’te genel seçim var. 7 ay sonra siyasi partilerimiz ‘hükümet olmak’ için yarışacak. Bence son 2 yılın en az stresli seçimini yaşayacağız. O nedenle önümüzdeki dönemde bazı makro veriler üzerindeki negatif bastı daha da azalacak.
TÜRKİYE’NİN PROJELERİ 3. Havalimanı, 3. Köprü, 2. Boğaz geçişi, İzmit Körfez Köprüsü, Kanal İstanbul, Yeni Hızlı Tren Hatları, Nükleer Santral Projeleri, Kentsel Dönüşüm, çok sayıda liman, karayolu, otoyol projelerinin yapımı devam ediyor. Büyük ihtimalle gündemdeki bu projelerin büyük bölümü 5 yıl içinde tamamlanmış olacak. Bu projeler de yine siyasi duruşa göre eleştirilebilir ama kim ne derse desin bu ülkenin bu projeleri ihtiyacı var. Bence daha az siyasi gerilimli bir ortamda Türkiye hem bu projeleri zamanında bitirecek hem de şu anda gündemde olmayan yeni büyük projelere başlayacak. Önümüzdeki 10 yılı bu vizyonla tamamlayabilirsek artık ‘gelişen ülkeler’ sınıfından ‘gelişmiş ülkeler’ sınıfına da geçebiliriz.
DIŞ POLİTİKA VE KORKULAR Türkiye ekonomik anlamda büyük projeler yürütürken, siyasi açıdan da çok önemli sorunlarını çözmek için sabırla çaba harcıyor. En önemli siyasi sorunumuz olan ‘Kürt Sorununun’ bu ülkeye yüklediği zaafları tekrarlamaya hiç gerek yok. Çözüm süreci ne kadar eleştirilirse eleştirilsin ortaya konulmuş siyasi iradeye ‘çözüm yönünde’ destek olmak en doğrusu. Üstelik bu konu Türkiye’nin dış politikadaki birçok kısıtını da ortadan kaldırabilir. Kuzey Irak ile ilişkilerin ‘ekonomik açıdan’ da ne kadar önemli olduğunu hep birlikte gördük. IŞİD’in vahşeti ve saldığı korku Irak’ta birbiriyle anlaşamayan merkezi hükümet ile Kürdistan Özerk Yönetimini bir anda masaya oturtmadı mı? Bu uzlaşma Türkiye’nin de elini rahatlattı. Türkiye şimdi kendi içindeki kavgayı çözerek bölgesine ‘demokratik yöntemlerle barış içinde yaşamanın mümkün olduğunu’ bütün Ortadoğu ülkelerine ve halklarına gösterebilir. Bu konudaki başarı hem iç istikrarı güçlendirecek hem de dış politikadaki korkularımızın büyük bölümünden kurtulmamızı sağlayacak.
Yükleniyor...
YAZARLAR
Tümü
ÖZEL HABER
HAVA DURUMU
SÜPER LİG
|
|