SON DAKİKA
Herkesin her daim gözdesiÇanakkale tarihi süreç içerisinde birçok kültürle tanıştı. Bu özellik Çanakkalelinin dış dünyaya açılmasına ve kültürel etkinliklere oldukça fazla ilgi göstermesine neden oluyor. Çanakkale, sahip olduğu tarihi, turistik ve kültürel zenginlikleriyle yerli ve yabancı turistlerin her daim gözdesi olmuştur.
ALİ GÜNAL KAHRAMANOĞLU
Çanakkale Savaşları'nın geçtiği Gelibolu Yarımadası Tarihi ve Milli Park'ında bulunan Türk anıt ve şehitlikleri ile yabancı askerlere ait anıt ve mezarlıklar, özellikle 18 Mart ve 25 Nisan haftaları içinde yoğun yerli ve yabancı turist akınına uğruyor. Uygarlık tarihinin en eski el sanatlarından olan seramik ve halıcılık Çanakkale’nin adını günümüze kadar getirip, temsil ettiler. İlk bakışta Çanakkale halkının yaşayış biçimi yönünden çeşitli özelliklere sahip olduğu göze çarpar. Çanakkale’nin, Türkiye’nin en batı sınırında oluşu, stratejik yönden önemli bir noktada oluşu, savaşlar, göçler, ilticalar ve turizm bu kenti önemli kılıyor. ●İSMİ NEREDEN GELİYOR? Marmara ve Ege denizlerini birleştiren Boğaz'daki şehir ve kasabaların en büyüğü ve il merkezidir. Boğazın doğu kıyısında ve en dar yerinde kurulmuştur. Burada denizin şekli tıpkı bir çanağı andırır. Çanakkale, ismini buradan alır. Çanakkale halkı dini, ahlakı, gelenek ve görenekleri ile şive ve kıyafetlerindeki özellikler yönünden genellikle İstanbul’un etkisi altında kalmıştır. Özellikle iç kesimlerde, dağlık yörelerdeki köylerde oturanlar eski gelenek ve göreneklerini hiç kaybetmemişler, değiştirmemişlerdir. Fakirlere, komşulara ve akrabalara yiyeçek dağıtılması yaşayan geleneklerdendir. Köyler de, köye gelen yabancılara ve konuklara “nöbet” adı altında her gün sırayla yemek çıkarılır. GİYİMDE TÜRKMEN-YÖRÜK TARZI Çanakkale halkının giyim ve kuşamına bakıldığında yörenin halklarının çeşitliliği bu konuda da etkisini göstermiştir. Kadın başlıklarında Türkmen- Yörük özelliği görülmektedir. Erkek giyiminde özellikler daha belirgindir. Geleneksel Yörük giyim tarzı görülmektedir. Modern giyim tarzı memurluk ve ticaretle uğraşan kesimde yaygın olarak görülmektedir. Kırsal kesimden gelen bayanlar, beyaz Yemenî adı verilen eşarp ve şalvar ile siyah naylonumsu kumaştan pardösü giyerler, kırsal kesim erkeklerinde ise baskın giyim türü, pantolon, ceket ve kaskettir. Yörede erkeklerin şalvar giydiği pek görülmez. DÜĞÜNLER Düğünün başlaması sokak sokak “çerez” gezmesiyle olur. Bu gezmeye gelinin yakınları çalgılar ile gelirler. Davet edilecek evlere perşembe sabahından itibaren kalabalık halde gidilir. Ev sahibi gelenleri ağırlar, yedirir-içirir. Bu gezme işinin bütün gece sabaha kadar hatta bazen ertesi günün akşamına kadar sürdüğü olur. Cuma gününün akşamı gece eğlentisi başlar. Oyun oynayanların yakınları caba dedikleri bir para atarlar. Eğlencenin bitimine yakın gelin de oyuna kalkar. İkinci gece kına gecesidir. Kızlar, yeni gelinler ve gelin dallı-bindallı-dival denilen işlemeli kadife elbise giyerler. Yatsı namazından çıkan delikanlılar, erkek tarafı sağdıcının taşıdığı bir tepsi içindeki kınayı mum ve çiçeklerle süslenmiş olarak davul-zurna ile kız evine getirirler. Toplanan çerezle birlikte kız evine giderek eğlenceye devam ederler. Cumartesi gecesi köy düğünlerinde misafir akşamıdır. Bütün köy, diğer köylerden ve dışarıdan gelen misafirlerle ilgilenir. Yedirir-içirir, yatırır. Gelin hamamı yapılır. Hamamda yapılan eğlenceden sonra düğüne devam edilir. Pazar günü öğleden sonra çeşitli oyunlar ve eğlenceler ile köy meydanında damat tıraşı yapılır. Damat tıraşından sonra erkek tarafı çalgılar eşliğinde yollarda oyunlar oynayarak kız evine gelir. Kız tarafının sağdıçları gelinin bir eşyasını saklayarak vermeyeceklerini söylerler, nazlanırlar, bahşişlerini alarak verirler. Bundan sonra gelin bir arabaya ya da atın üzerine bindirilir. Yollarda dolaşarak damadın evine varılır. Evin kapısında yüksekçe bir yere koltuk yapılır. Gelin herkese gösterilir. Kapıda bekleyen damat bir tas içine koyduğu buğday, para, şeker gibi maddeleri gelinin üzerinden davetlilere serper. YÖRESEL OYUNLAR Bütün bölgelerde olduğu gibi Çanakkale’de de yöresel oyunlar zengin folklor kaynaklarına dayanır. Kadın ve erkek gruplar tarafından genellikle “zeybek” özelliğindeki oyunlar oynanır. Oyunlar karma değil, ayrı ayrı oynanır. Çalgı aleti olarak davul, klarnet, bazı yörelerde zurna, keman, darbuka, ud, cümbüş ve tef kullanılır. Kadın oyunlarında tef ve darbukanın (Çanakkale’de darbukaya dümbelek de denir) yanında orada bulunanlar tarafından mani ve türkü de söylenir. Oyunlar genellikle bir geleneğin, bir yaşantının figürlendirilmiş şeklidir. ●Kadın Oyunları 1-Karşılama: Genellikle kadın oyunudur. Düğün, bayram ve eğlencelerde darbuka ve oradakilerin türküleri eşliğinde en az ikili olmak kaydı ile daha çok kişi tarafından oynanır. 2-Çeyizaltı (Karyolamın Demiri): Kına gecesinde kızlar ile erkeklerin ev ev gezerek çerez toplarken oynadıkları hareketli bir oyundur. Kına oyunu da denen bu oyun, kadınların alay oyunudur. Kınayı getiren damat sağdıcını ortaya alıp oynarlar. Kına tepsisi de ellerdedir. 3-Şama (Muma batırılmış fitil) Oyunu: Düğüne davet edilmesi gereken kimseleri davet etmek için topluca gezilirken oynanan yürüyüş ahengine uygun bir oyundur. 4-Harmandalı: Erkeklerin oynadığı harmandalı zeybeğinden çöküş şekli ile ayrılır. Dönüş ve sürat olarak erkeklerden farklıdır. ●Erkek Oyunları 1-Harmandalı: Çeşitli yerlerde oynanan harmandalından bazı figürlerle farklılık gösterir. Daha ahenkli ve anlamlıdır. Bu şekliyle yalnız Çanakkale’de oynanır. 2-Kaba Güvengi (Güvende): Klarnetin pes sesleriyle ağır ağır oynanan, ahenkli tam anlamıyla zeybek özelliğinde çok sevilen bir oyundur. 3-Çiftleme: Daha çok Çan ve Bayramiç yörelerinde oynanan ikişer veya üçerli, karşılıklı geçmelerle oynanan hareketli bir zeybek oyunudur. 4-Süzmen: Halka halinde aksak ritimli ve hareketli oyun. 5-Alay Oyunu: Halay gibi el ele tutunarak çok kişi tarafından sürekli şekilde oynanan oyundur. Yorulanlar çıkıp yerlerine yenileri girerek devam eder. 6-Gelibolu Karşılaması: Gelibolu yöresinde oynanır. Tek ve karşılıklı olarak oynanabilir. Bu oyun erkek oyunu olmasına rağmen kadınlar da karşılıklı olarak oynarlar. 7-Lenka: Bayramiç’e özgü bir oyundur. Kadın erkek karışık oynanır. 8-Gelibolu Sekmesi: Davul ve zurna eşliğinde oynanan bir oyundur. HALK TİYATROSU Köy ortaoyunları, köylülerin uzun kış aylarında düğünlerde ve bayramlarda hoşça vakit geçirmek, eğlenmek için düzenleyip sergiledikleri oyunlardır. Bu oyunların en belirgin özelliği daha önceden hazırlıksız içine doğduğu gibi yapılması ve anonim olmalarıdır. Bu oyunlar köylerde gençler ve orta yaşlılar tarafından oynanır. Kadınların da bu oyunları kendi aralarında oynadıkları görülür. Halk arasındaki bu canlandırma ve temsil etme günümüze kadar gelmiştir. Eskisi kadar sık, çeşitli ve güzel olmasa da unutulmaması sevindiricidir. ●Çanakkale halk tiyatro çeşitleri 1.Bayram Devesi: Bazı köylerde hecin devesi denir. Genellikle bayramlarda uygulanan ve köylüler tarafından büyük ilgi ve zevkle izlenen seyirlik oyundur. Gençler basit bez ve kumaşlarla içinde birkaç kişinin bulunduğu deve şeklinde bir figür hazırlarlar. Deveyi güzelce süsleyerek bayram akşamı kapı kapı dolaşarak mani söyler çerez toplarlar. Daha sonra bu çerezleri aralarında düzenledikleri eğlencede yerler. 2. Erkek Kılığına Girme: Kadınlar arasındaki eğlencelerde bir kadın erkek kılığına girerek çeşitli erkek karakterlerini taklit ederler. Kılıbık erkek, sert erkek, kumarbaz, sarhoş-berduş vb. tipleri canlandırarak eğlenirler. 3.Kadın Kılığına Girme: Gençlerden biri kadın kılığına girer, bir başka erkekle doğaçlama olarak gösteri yapıp halkı eğlendirmeye çalışır. Bu oyun bazen köy meydanında yapılır. SÜNNET ÇOCUĞU BARDAK KIRAR Sünnet düğünlerine, önceden davet edilen akrabalar ve dostlar toplanarak, sünnetten bir gece önce kına gecesi yapılır. Bu gecede yenilir, içilir ve eğlenilir. Gecenin uygun bir zamanı, sünnet çocuğuna kına yakma töreni başlar. Kına çocuğun yengesi tarafından yakılır. Sünnet çocuğunun annesi de her kına yakana çember hediye ederek boynuna asar. Ertesi gün sünnet çocuğu, mendillerle süslenmiş atlara, arkadaşları ile bindirilerek, çok yakınlarının evlerine gidilir. Bu evlerden şerbet ikram edilir.Ancak şerbet bardağı kırdırılır ki, bu erkekliğe ilk adım atışın bir göstergesi olarak yorumlanır. HALK DEYİMLERİ 1- Tarlanın taşlısı, karının saçlısı makbuldür. 2- Devenin iyisine çan takarlar. 3- Harmanı yakacağım diyen orağa yetişemez. 4- Ver oğlunu eline, yalvar deli geline. 5- Deveye bir göbek at demişler o da yedi dükkânı yıkmış. 6- Nekbet oynayacağı zaman davul delinir. 7- Yazın gölge çeviren zemheride tırıs gider. 8- Gölgeyi hoş gören ambarı boş görür. 9- Edebi kargadan, adaleti horozdan, sadakati köpekten al. 10-İmam yiyişli, muhtar duruşlu ol. Yükleniyor...
İLGİLİ HABERLER
YAZARLAR
Tümü
ÖZEL HABER
HAVA DURUMU
|