SON DAKİKA
Küçük kuş yuvası’nı dünyanın en değerlisi yaptıEczacı Henri Nestlé’nin prematüre bebekler için keşfettiği bebek mamasıyla temelini attığı şirket, bugün 109 milyar 900 milyon İsviçre Frangı cirosu, 10 binden fazla çeşidi içeren ürün yelpazesi, 480 fabrikası, 276 bin çalışanı ile bir gıda devine dönüştü. Peki işin sırrı neydi?
İsviçre Vevey’de kendi halinde yaşayan bir eczacının, 144 yıl önce temellerini attığı şirket bugün dünyada 144, Türkiye’de ise 101’inci yaşını kutluyor. Alman girişimci ve eczacı olan Henri Nestlé’den bahsediyoruz… O dönem yoğun bir şekilde yaşanan çocuk ölümleri, Nestlé’ye büyük bir üzüntü veriyordu. “Bir şey yapmayalım” fikriyle yola çıkan Nestlé, emzirilemeyen bebekler için bir bebek maması üretti.
BEBEK MAMASIYLA DEVRİM YARATTI İlk başarısı prematüre doğan ve annesinin sütünü veya alışılmış muadillerini kaldıramayan bir bebekti. Bilimsel araştırmalara dayanarak, tüm dünyada birçok çocuğun hayatının kurtarılmasına yardımcı olan 'Farine Lactee Nestlé (Nestlé Sütlü Un) adlı, devrim yaratan bir ürünü piyasaya sundu. Yeni ürünün değeri bir çocuğun hayatını kurtarınca çabuk anlaşıldı ve kısa süre sonra, Farine Lactée Henri Nestlé Avrupa’nın birçok yerinde satılıyordu. 1905’de Nestlé Anglo İsviçreli bir süt şirketiyle birleşti. 1900’lerin başında şirket ABD, İngiltere, Almanya ve İspanya’da fabrikalar işletmeye başladı. I. Dünya Savaşı süt ürünlerine devlet kontratlarıyla yeni bir talep doğurdu. Savaşın sonunda Nestlé'nin üretimi iki katını aşmıştı. Sadece bebek mamasıyla kalmayan, dünyada milyonlarca insanı çikolatayla tanıştıran Nestlé, 1875’ten beri çikolata üretiyor. 480 FABRİKADA ÜRETİM YAPIYOR! Peki gelinen nokta ne? Hemen söyleyelim… Nestlé bugün 2008 yılında 109 milyar 900 milyon İsviçre Frangı cirosu, 10 binden fazla çeşidi içeren ürün yelpazesi, 480 fabrikası, 276 bin çalışanı ve 130’dan fazla ülkedeki ticari faaliyeti ile dünyanın en büyük gıda, beslenme ve iyi yaşam şirketi… Nestlé, İsviçre merkezli global derinlikli AR-GE çalışmalarını, Türkiye dahil 17 merkez ve 5 bin kişilik bir ekiple gerçekleştiriyor. Yıllık Ar-Ge harcaması ise ortalama 2 milyar İsviçre Frangı ki bu da yaklaşık 2.4 milyar dolar demek! EN DEĞERLİ 25 ŞİRKETTEN BİRİ Nestlé, tüm bu devasa büyüklüğüyle, sadece ürün çeşitliliğini artırmakla kalmıyor, aynı zamanda çevreyle de barışık olduğunu göstermek için farklı uygulamalara imza atıyor. Son 10 yılda üretimini yüzde 76 düzeyinde artırmasına rağmen su tüketimini yüzde 28, enerji tüketimini yüzde 3 ve sera gazı salınımını yüzde 16 azaltan Nestlé, aynı zamanda ‘en beğenilen’ şirketler listesinde de parıldamaya devam ediyor. Dünyaca ünlü ekonomi dergisi Fortune’un araştırmasına göre 86 ülkede 480 fabrika, 130 ülkede yaklaşık 10 bin ürünü ve dünyada “AAA” kredi notuna sahip olan Nestle 2007 yılında dünyanın en beğenilen gıda şirketi oldu. YERELLEŞMEYE ÖNEM VERİYOR Dünya gıda liginin en büyük oyuncularından biri olmanın sırrı ne peki? Yerelleşme! Küreselleşme karşıtlığının her geçen gün yükseldiği düşünülürse, Nestlé’nin ‘yerelleşme’ politikasının ne kadar doğru olduğu o kadar iyi anlaşılıyor. Yerelleşmeye önem veren, girdiği piyasalarda uzun vadeli yaklaşımını koruyan Nestlé, yerel üretime ve yerel tüketiciye odaklanıyor. Nestlé, herhangi bir ülkeye girdiğinde, bomboş bir araziye fabrika kuruyor, o ülke insanlarını işe alıyor, onları eğitiyor, 144 yıllık bilgi birikimini artırarak, onları donanımlı hale getiriyor. Böylece yıllardır ayakta kalmasını sağlayan ‘kalite’ standardına uygun üretim yapılmasını sağlıyor. İster İsviçre’de isterse Türkiye’de üretilsin, ürünler arasında herhangi bir kalite farkı olmuyor. Bu hem ticari faaliyetlerini ve pazarlama yaklaşımını geliştirmesini sağlıyor, hem de doğrudan ve dolaylı olarak iş ortaklarının işini geliştirmesi için fark yaratmasını sağlıyor. Örneğin Nestlé, Türkiye’de tam 1909 yılından beri faaliyet gösteriyor. 1927 yılında Türkiye'nin ilk çikolata fabrikasını açan Nestlé, Feriköy'de açılan bu tesiste günde 500 kg kapasiteyle Nestlé çikolatalarını üretmeye başladı. Geçtiğimiz yıl Türkiye’de ‘Dalya’ diyen İsviçreli gıda devi, her fırsatta Türkiye pazarında kalıcı olduğunun altını ısrarla çiziyor. Özellikle Türkiye gibi şirket ömürlerinin kısa olduğu ve yüzyıllık şirketlerin bir elin parmaklarıyla sayıldığı bir ülkede, bu strateji bile başlı başına, takdire şayan, öyle değil mi? ŞİMDİ DE ÇAYA GİRECEK FRANSA'DA PİYASAYA ÇIKACAK Kahveden kahvaltılığa çikolatadan suya farklı sektörlerde faaliyet gösteren Nestlé, “Yeterince büyüdüm” demek yerine, yeni pazarlara yeni ürünlerle girmek konusunda bitmez tükenmez iştahıyla şaşırtmaya devam ediyor. Bunun en son örneği ise geçtiğimiz günlerde Fransız gazetelerine yansıyan bir haberle kendini tekrar gösterdi. Nasıl mı? Kahveden sonra şimdi de çay sektörüne giriş yapmaya hazırlandığını duyurarak! Fransa'da lansmanını yaptığı Special T ile, 24 yıl önce piyasaya sürdüğü Nespresso'nun başarısını tekrarlamak isteyen şirket, ürünü eylül ayından itibaren Fransa'da satışa sunacak. Ürünün en önemli özelliği, makinenin sadece Nestlé markalı çay kapsülleriyle çalışması. Yani piyasada satılan poşet ya da demlik çaylarla, Special T'nin çalışması mümkün değil. Makineye özel çay kapsülleri de sadece Nestlé 'nin internet sitesinde ya da kurulacak çağrı merkezinde satılacak. Bir kapsülün fiyatı ortalama 35 cent olarak belirlenirken, Nestlé 25 farklı aromada çay kapsülünü piyasaya sürmeye hazırlanıyor. Special T, kapsüller makineye takıldığında hepsini tanıyabilecek ve ona göre suyun sıcaklığını ve demleme süresini otomatik olarak ayarlayacak. TÜRKİYE’YE DE GELEBİLİR İlk etapta sadece Fransa'da satışa sunulacak ürünün fiyatı ise 129 euro. Nestlé yöneticileri, ürünün Fransa performansından memnun kalırsa, Special T bir yıl içinde diğer Avrupa ülkelerinin yanı sıra Çin, Rusya, ABD ve Türkiye'de de piyasaya sunulacak. Nestlé 'nin başarılı olduğu bir sektörden bu yöne kaymasının altında yatan en önemli neden ise çay tüketimi ve pazarının özellikle son 10 yıldır hızlı bir büyüme trendine girmesi. Bunun da en önemli gerekçelerinden birisi birçok farklı aroma ve çeşitte sunulan çayın sağlığa iyi geldiği iddiaları. Bugün dünya çapında çay piyasasının 25 milyar dolar olduğu belirtilirken, ürünün satışa çıkacağı Fransa'da bu rakam 500 milyon dolar. Son 10 yıldır da gerek fiyat gerekse tüketim hızında yüzde 3.5'lik bir artış söz konusu. İşte Nestlé de bu trendi iyi gözlemleyip, ona göre pozisyon almaktan çekinmiyor. Bu da Nestlé’yi dünyanın en büyük markalarından biri yapan bir başka gerçek… Henri Nestlé, ilk günden itibaren kendi soyadından gelen ‘kuş yuvası’nı şirket için güçlü bir kimlik olarak benimsedi. Almanca 'küçük kuş yuvası' anlamına gelen Nestlé, 144 yıldır ürün kalitesi, yenilikçi kapasitesi ve güçlü markalarından taviz vermemeye özen gösteriyor. Bu da ona dünyadaki diğer ‘yuvaların’ kapısını sonuna kadar açıyor. Bütün bunlar hiçbir şeyin özellikle de marka yaratmanın bir tesadüf olmadığını gözler önüne seriyor. Yükleniyor...
İLGİLİ HABERLER
YAZARLAR
Tümü
ÖZEL HABER
HAVA DURUMU
|