SON DAKİKA
Ev tekstilinde, moda yaratan dünya lideriyizTETSİAD Başkanı Yaşar Küçükçalık, “Ülkemiz şu anda Çin, Hindistan ve Pakistan’ın ardından 4. durumdadır. Bu üç ülke de ev tekstilinde kendi modasını yaratmaktan çok uzak noktadadır. Kendi modasını yaratabilen ülkeler göz önüne alındığında Türkiye ev tekstili sektöründe birinci konumdadır” dedi.GİRAY DUDA
- Sayın Küçükçalık, gelenekleri olan güçlü bir sektörün öncü derneğinin başkanısınız. Öncelikle TETSİAD’ı bize tanıtır mısınız? - Dernekleşme çalışmamızı 1991 yılında gerçekleştirerek, sektörümüzü bir sivil toplum kuruluşu çatısı altında topladık. Türkiye Ev Tekstili Sanayicileri ve İşadamları Derneği’nin (TETSİAD) misyonu, uluslararası alanda sektörü tanıtmak, sorunlarını belirlemek, tartışmak ve çıkarlarını korumaktır. Devlet kademeleri nezdinde, gerekli hukuksal ve teknik alt yapının oluşması gibi amaçlar çerçevesinde çalışıyoruz.
1000 FAZLA ÜYEMİZ VAR Derneğimiz; sektörümüz adına tüm ilişkilerde söz sahibi ve temsile yetkili olan tek kuruluştur. Bugüne kadar, yurt dışında yapılan pek çok toplantıda, organizasyonda, Türk ev tekstili sektörü adına yer almış, iç piyasayı ilgilendiren konularda söz sahibi olmuş ve sektörün yol haritasının çizilmesinde etkin görev almıştır. Geldiğimiz bu noktada binden fazla üyeyi çatısı altında buluşturan derneğimiz, sektörün üretim gücünün de yüzde 96’sını temsil ediyor. Bunlara ek olarak 1993 yılından bu yana Hometextile dergisini çıkararak, hem sektör içi iletişim ve bilgilendirme sağlıyor, hem de sektörün tanıtımına katkıda bulunmaya çalışıyoruz.
- Ev tekstili sektörünü, şirket sayısı, toplam üretim miktarı, istihdam edilen işçi sayısı, ihracat miktarı gibi rakamlarla bize anlatır mısınız? - Ev tekstili sektöründe, üretici, satıcı gibi tüm birimlerini bir bütün olarak ele alırsak, şirket sayısı 100.000’e ulaşmaktadır. İstihdam 1 milyon kişinin üzerindedir. Sektörün ticaret hacmi 13 milyar dolar, ihracatımız 3.5 milyar dolardır. KENDİ MODAMIZI YARATIYORUZ - Ev tekstili sektörünün dünyadaki büyüklüğü ve Türkiye’nin bu pazardaki yeri nedir? - Türk ev tekstili sektörü, ev tekstili ürünleri ihracatında şu anda dünya dördüncüsü konumunda yer almaktadır. Bu noktada bir gerçeğin altını çizmek gerekmektedir. Ülkemiz şu anda Çin, Hindistan ve Pakistan’ın ardından 4. durumdadır. Bu üç ülke de ev tekstilinde kendi modasını yaratmaktan çok uzak noktadadır. Kendi modasını yaratabilen ülkeler göz önüne alındığında Türkiye ev tekstili sektöründe birinci konumdadır. Önümüzdeki süreçte hedefimiz, önümüzdeki iki rakibimizi geçerek dünya ikincisi olabilmektir.
İÇ PİYASADAN UMUTLUYUZ - Hazırladığınız rapora göre, bu yılın ilk dokuz ayındaki ihracat 3.5 milyar TL dolayında. Yıl sonundaki tahminleriniz ve 2016 yılına ilişkin beklentileriniz nedir? - 2016 yılında iç piyasa beklentimiz, 2015 yılından çok daha iyi. Çünkü 2015 yılında, Türkiye siyasetini belirleyen, iki genel seçim yaşadık. Seçimler piyasalarda negatif etki yapar. 2016 yılında Türkiye ekonomisine yön verecek olan tek parti hükümeti olacak. Beklentilerimiz, iç piyasada en az yüzde 7-8 civarında bir rahatlama olacağı. Yurt dışı için de yeni hedeflerimiz var. Rusya Federasyonu ile yaşanan siyasi sorunun bir an önce giderileceğini umut etmek istiyoruz. Çünkü ticaret ve gerginlik yan yana geldiğinde, uyum sağlayamayan iki kelime. Bu sürecin bizler için başka fırsatlar yaratabileceğini de düşünmek lazım. Sürekli üretim yapmak zorunda olan sektörümüz, yeni pazarlara açılarak, farklı müşteri yapılanmasına gidecektir. Aslında son birkaç yılda yaptığımız çalışmalarla, bugünlerin alt yapısını hazırladık diyebiliriz. HEDEF KATMA DEĞERİ YÜKSEK, TEKNOLOJİK ÜRÜNLER - İhracatı artırmaya yönelik özel projeler yürüttüğünüzü biliyoruz. Bunlar hakkında bilgi verir misiniz? - Dünya tekstil ve hazır giyim ticaretini yönlendiren AB, imalat sanayinde yaratılan katma değerin yüzde 3’ünü bu sektörlerden sağlamaktadır. Dolayısıyla bu sektörlerde doğrudan üretici olmasa da faaliyetlerini geliştirerek sürdürme eğilimi devam etmektedir. AB Tekstil Yüksek İhtisas Komisyonu tarafından 2006 yılında yayımlanan son raporda sektörün 2020 vizyonu “emek yoğun faaliyetleri azaltacak yüksek verimlilik şartları üzerinde yoğunlaşarak, sektörden elde edilen ciroların ihracata dayalı olarak artırılması” olarak belirlenmiştir.
Bu vizyon çerçevesinde; • Değer zincirinde uzmanlaşmış birimlerden oluşan işbirlikleri oluşturulması, • Tekstilde teknoloji ve yenilikçi yaklaşımlarla rekabet etme, • Giyim sektöründe teknoloji tabanlı yeni uygulamaların geliştirilmesi, • Moda ve görsellik açısından teknolojinin takibi, • Sınai mülkiyet haklarının korunması, • Sektörün insan kaynağı açısından olumsuz imajının yok edilmesi, • Çevresel ve sosyal standartların geliştirilmesi başlıkları altında hedefler ortaya konmuştur. Değer zincirinde uzmanlaşmış birimlerden oluşan işbirlikleri oluşturulması hedefi kapsamında şirketlere; kendi yapılarına (pazar, müşteri kitlesi ve ürün grubuna vb.) uygun işbirliklerini, güvenilir iş planlarını ve kritik üretim planlarını yapmaları önerilmektedir. Tekstilde teknoloji ve yenilikçi yaklaşımlarla rekabet etme hedefinde ise sektörlerde ucuz işçilikle mücadele etmek yerine katma değeri yüksek, ileri teknoloji tabanlı ürünlerle AB’nin dünyadaki mevcut gücünü koruması gerektiği düşüncesi yer almaktadır. Bu hedef çerçevesinde AB Komisyonu’nca tekstil ve hazır giyim sektörüne yönelik olarak; üretimde yeni teknolojilerin kullanılması, ürüne fonksiyonel özellikler katan yeni lif teknolojileri ve kişiye özel üretim teknolojileri desteklenmektedir. 11 ÜLKEYE GÖZ DİKTİK - Ev tekstilinin yaygın olarak yerleştiği dış pazarlar ve önümüzdeki dönemde hedeflenen pazarlar hangileridir? - TETSİAD’a üye ev tekstili firmalarının dış pazarın genişlemesi amacıyla tespit ettikleri yeni hedef ülkeler arasında Japonya, Çin, Meksika, Şili, Brezilya, Tanzanya, Etiyopya, Nijerya, Gana, Angola, Güney Afrika yer alıyor. - Ev tekstili sektörünün içeride ve dışarıda daha hızlı büyümesi için neler yapılması gereklidir? - Ev tekstili sektörünün büyümesi için yapılması gerekenleri şu şekilde sıralayabiliriz; ü Yeni bir fuar ve kongre merkezi kurulması ü Pamuk üretiminin teşviki ü İthalatta koruyucu önlem alınması ü Büyük ölçekli bölgesel AR-GE merkezleri kurulması ü Cari açığın azaltılması için ek vergilerin kapsamının genişletilmesi ü Yüksek teknoloji kullanımı gerektiren üretimlerin teşvik edilmesi gerekmektedir.
KREASYON YARATMA AŞAMASINI TAMAMLADIK - Galiba sektörün ihtiyaçlarından birisi de uluslararası düzeyde markalaşmak. Bu konuda sektör hangi aşamada ve dünya çapında bilinen markalar yaratma olanakları nasıldır? - Sektörümüz son birkaç yıldır bu hedefe kilitlendi. Bizler sekiz on yıldır, kreasyon yaratma aşamasını tamamladık. Artık kendi koleksiyonumuzu uluslararası pazarda kabul ettirmiş durumdayız. Şimdi de hedefimiz markalaşma çalışmamızı tamamlamak. Umarız birkaç yıl içinde bu aşamayı da tamamlarız. Son birkaç yıldır, kendi markasıyla mal satabilen üreticilerimizin sayısı çoğaldı. Bizim amacımız, bu sayıyı daha da yukarılara çekmek. ÇİN’LE REKABETİ ÖĞRENDİK - Ev tekstili, özellikle Çin kökenli ithal ürünlerden çok etkilenen bir sektör. İthal ürünlerin piyasadaki yerini ve ürün kalitesi açısından yarattığı sorunları anlatır mısınız? - Türkiye, 2007 yılı sonrasında AB pazarına tekstil ve hazır giyim sektöründe kotasız olarak ihracat yapmaya başlayan Çin karşısında, ciddi oranda rekabet ile karşı karşıya kaldı. Bu nedenle fiyatta rekabet etmenin güç olduğu Çin karşısında, moda ve marka eksenli ve katma değeri yüksek ürünler ile rekabet içinde olmanın önemi daha da arttı.
Bu süreç içerisinde Türkiye, bu sektörlerde rekabet etmenin yollarını öğrenmeye başlamış, ürün kalitesi, moda ve trendleri belirleme gücüne sahip tasarımları ve yüksek teknolojisiyle dünyada çok özel bir konum elde ederek kendine daha ileri düzeyde yeni hedefler belirlemeye başladı. AB’NİN ÜÇÜNCÜ BÜYÜK TEDARİKÇİSİYİZ Türk çorap sanayi ise özellikle 1990’lı yıllardan itibaren büyük bir gelişme gösterdi ve AB’nin pamuklu çorap pazarında lider konuma geldi. Ancak 2005’den itibaren Çin’in AB pazarına Türkiye’deki maliyetlerin çok daha altında fiyatlarla girmesi sektörü zorlamaya başladı. Keçe ve dokusuz yüzeyler diğer sektörlere göre daha yeni olmakla beraber son yıllarda yapılan yatırımlarla yeterli üretim kapasitesi oluştu. Ancak mevcut kapasite halen özellikle ucuz ve hacimli ürünler için mümkün olmakta. Türkiye, hazır giyim sektöründe AB’nin Çin ve Bangladeş’ten sonra üçüncü büyük tedarikçisi konumunda. Türk tekstil ve hazır giyim sektörü 2009 yılındaki küresel krizinden tüm sektörler gibi olumsuz etkilense de alıcıların stoksuz çalışması ve küçük alımlara yönelmesi sebebiyle esnek üretim, hızlı teslimat avantajını kullanarak Uzakdoğu’nun müşterilerini ülkemize çekmeyi başardı. TEKNİK TEKSTİLE YÖNELECEĞİZ - Ev tekstilinde teknik tekstil ürünlerinin kullanımı büyük hızla artıyor. Türkiye’de bu açıdan yeterli ürün, bilgi desteği bulabiliyor musunuz? - Türk firmalarının teknolojileri teknik tekstile uygun. Ancak ar-ge aşamasında biraz daha güçlenmemiz gerekiyor. Daha birkaç yıla ihtiyacımız olacak. Yükleniyor...
İLGİLİ HABERLER
YAZARLAR
Tümü
ÖZEL HABER
HAVA DURUMU
SÜPER LİG
|
|