SON DAKİKA
Spor tesisi ve yurt yapana vergi kolaylığı sağlayacağızSpordan Sorumlu Devlet Bakanı Faruk Nafız Özak: “Sanayicimiz eğitime yaptığı katkıyı spor yatırımlarına da yapmalı. Spora tesis kazandıranlara gerekli teşvikleri yapacağız. Yap-işlet modeliyle kazandırılacak ya da doğrudan devlete bağışlanacak tesislere yatırım yapanlara vergi muafiyeti getireceğiz” dedi.
Spordan Sorumlu Devlet Bakanı Faruk Nafız Özak, ‘Spor Dünyası Fuarı’nın açılışının ardından ‘Sanayici’nin sorularını yanıtladı. Özak, sanayi-spor ilişkisini ve beklentilerini anlattı.
- Sanayi ve spor işbirliğini yeterli buluyor musunuz? Bu işbirliğini sporun tabana yayılması açısından değerlendirir misiniz? - Spor gezegenimizin ortak tutkusu. Nereye giderseniz gidin, sporla karşılaşıyorsunuz. Gelişmişlik dünyada bilim ve teknolojiyle anılıyor ama bunun yanına kültürü, sanatı ve sporu koymazsanız gelişmiş olmuyorsunuz. Sporun yerellikten ulusallığa, ulusallıktan uluslararasına uzanan bir boyutu var. Kişilerin, ülkelerin ve milletlerin birbirlerini tanımasında, dost olmasında hatta yatırıma dönük dostluklarında çok büyük katkısı var. Bugün dünyada herhangi bir ülkede bir sporcunuz veya başarılı olmuş bir takımınız tanınıyor. O bakımdan sosyolojik bir olgu toplumsal bir harekettir. Sporu ikiye ayırmak lazım. Birincisi performans sporu, yarışmacı sporcuların yaptığı spor. Diğeri 7’den 70’e hepimizin yaptığı spor. Yürüme, koşma, yüzme, tenis oynama gibi… Şimdi dünyada gelişmiş ülkelere bakarsanız, nüfuslarının yüzde 50’si spor yapıyor. Bir Avusturya’da 100 kişiden 50’si spor yapıyor. Bunun ekonomiye ve beşeri sermayeye katkısı nedir? Mesela, daha az hastaneye gidiyorlar. Daha güler yüzlüler, daha hızlı karar verebiliyorlar. Sağlık masraflarında 5 yıl önceye göre 1.5 milyar Euro’luk bir tasarruf var. Bu ne demek daha güçlü, daha iyi karar verebilen, daha demokrat bireyler demek. - Türkiye’de lisanslı sporcu sayısı ne kadar? - Spor, tanıtım ve eğitim aracı aynı zamanda. Türkiye’de Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü kanalıyla bir şeyler yapılmaya çalışılıyor. Ama yeterli değil. Öncelikle verilen bütçeler yeterli değil. Tesislerde eksikliğimiz var, zihniyet olarak eksikliğimiz var. Bugün halen 2.5 milyon lisanlı sporcumuz varsa burayı iyi düşünmemiz lazım. İran’ın 12.5 milyon lisanslı sporcusu var. Bunu topyekun toplumsal yaşam tarzı haline getirmemiz gerekiyor. Lisanslı, lisanssız… - Spor tabana nasıl yayılacak? - Neden belediye başkanlarımızın, valilerimizin ilk işi, milletvekillerimizin ilk işi halkla birlikte spor yapmak olmasın? Belediye başkanlarının, valilerin, milletvekillerinin aklına gelen ilk şey neden spor olmasın? Bunu bir ölçüde yapabildik.Ama almamız gereken çok yol var. ►CUMA YORGUNLUĞUNA KARŞI SPOR ŞART - Sanayicilere düşen görevler? - Sporu seviyoruz, sporcuyu seviyoruz ama spor yapmayı sevmiyoruz. Gençlik Spor Genel Müdürlüğü olarak İl Özel İdare ve özel sektör olarak spor alanları yapıyoruz. Bunların koordineli yapmamız gerekiyor. Ama Türkiye’nin her tarafında rasyonel bir şekilde spor alanları yapamadık. Spor alanları yok. Bunu bir tek devletten beklersek tamamlanması yüzyıllar sürer. O zaman sanayicilere görev düşüyor. Özel sektöre görev düşüyor. Kendi fabrikasındaki işçisinin huzurlu, verimli, sağlıklı ve güler yüzlü olabilmesi için mutlaka spor yapması lazımdır. Bugün uyuşuk, kilolu ve sağlıksız bir şekilde işe gelmiş bir işçi, çalıştığı fabrikada ne kadar verimli olabilir. Avrupa’da Cuma yorgunluğu vardır. Cuma günü ürünler kötü çıkar. Bu belki Türkiye’de daha fazla. Belediyelerin yapacağı tesislerde sanayiciler katkı sağlayabilir. Bu durumda sanayici yapacağı katkının kendisine getireceği artı sponsorluk ve reklam karşılığı ne var? Sponsorluk yasası üzerinde çalışıyoruz. Bu konuda harcama yap ve bunu gider yaz. Gider yazmak da yetmiyor belki. Belli teşvik bölgelerinde yüzme havuzu yapan sanayici örneğin Hakkari’de bir yüzme havuzu yapıp bunun yüzde 20’sini geri aldığı zaman bu çok cazip bir rakam değil. Yüzde 20 şu: Kurumlar Vergisi yüzde 20. Ama şunu diyebiliriz; sen Hakkari’de ya da başka bir yerde yüzme havuzu yapabilirsen bunun çok büyük bölümünü vergiden düşüreceğiz dersek bu hem ülkenin, hem devletin, hem vatandaşın, hem de sanayicinin yararına bir iş olur. İsminizi veriyorsunuz. Türk genci spor yapıyor. Siz de huzurlu oluyorsunuz hem de harcamanızı vergiden düşüyorsunuz. ►EĞİTİME YAPILAN KATKI SPORDAN ESİRGENMESİN - Bu konudaki çalışmalarınız ne aşamada? - Bununla ilgili, finansman modeliyle ilgili Sayın Başbakanımıza ve ilgili bakanlarımıza bilgi arz ettik. Konuyu takip ediyoruz. Sanayici bu ülkede kazanıyor ve zorlukla kazanıyor. Bunu biliyoruz. Belki şu anda ihracattan dolayı az kazanıyor. Dolar düştü, kar marjları düştü diye yakınılabilir ama 2001’deki Türkiye de yok artık. Gerçekten biz başarılı sanayicilerimizle gurur duyuyoruz. Bugün Avrupa’nın altıncı büyük ekonomisi olmamızın altında yatan neden, sanayicimizin girişimciliği ve başarısıdır. Türkiye’deki sanayici Avrupa’da ve dünyada yok. Çünkü her yere ürününü satabiliyor. Pazarlıyor, bir dakika durmuyor. Belki dünyanın en büyük ihracatçısı değiliz ama son 6 yılda aldığımız yola bakarsak çok iyi durumdayız. Özellikle bu global krizde, siparişlerin azaldığı bir dönemde yine de az etkilenilebilmişsek bu bizim özel sektörümüzün başarısından dolayıdır. Sanayicimizden, özel sektörümüzden sivil toplumdan bizim beklentimiz, eğitime yaptığını sporda da yapmasıdır. ■ Spor tesisi yap devlete bağışla. ■ Spor tesisi yap-işlet, 10 yıl vergi verme. ■ Spor tesisi yap-işlet 5 yıl, 7 yıl, 8 yıl vergi verme. Bizim bunu teşvik etmemiz lazım. ■ Spor tesisi yap-işlet, vergi verme, vergiden düş. ■ Spor tesisi yap, yurt yap-işlet vergi ödeme. ■ Spor tesisi yap, yurt yap devlete ver. Vergiden belli faydalanman olsun. Bunlarla ilgili çalışmamız var. Bunu Başbakanımıza ve ilgili bakanlarımıza arz etmek üzereyiz. Bundan başka çare de yok. Çünkü 40 milyon genç nüfus var. Spor 7’den 70’e değil, yaş ortalamamız artıyor 7’den 90’a kadar spor yapabiliriz. Bunun altından tek başına Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü ve Bakanlık olarak çıkmamız mümkün değil. Bunun için zihniyet değişimi lazım, yasalarla desteklenmesi lazım ve sporun yaşam tarzı olması lazım. ►BEDEN EĞİTİMİ DERSİ ZORUNLU OLSUN - Sporu tabana yaymak için uğraşıyorsunuz ama beden eğitimi dersleri seçmeli? - En önemlisi Milli Eğitim’le spor iç içe olması lazım. Beden eğitim derslerinin bugünkü halinden kurtulması lazım. Okulların yanında mutlaka spor salonu olması lazımdır. Beden eğitimden geçmek kalmak olmaz. Müzikten ve resimden geçmek kalkmak olmaz bunlar mecburi ders. Ama beden eğitimini belki bir güne veya yarım güne yaymak lazımdır. Spor dallarını ilköğretimde mecburi ders olması gibi yollara gidilebilir. Onun için de illerde, ilçelerde ve beldelerde spor salonları, yüzme havuzları yapılması lazımdır. Sanayicilerimizden bunu istiyoruz. ►18.00’DE KAPATIP GİTMEYİ YASAKLADIM - İl Gençlik ve Spor Müdürlüklerinin çalışma performansından memnun musunuz? - İl müdürlüklerimizin bazıları bu işi sosyal sorumluluk olarak almışlar. Bazıları da akşam 18.00’da kapatıp gidiyorlar. Biz akşam oldu mu kapatıp gitmeyi yasakladık. Dedik ki spor salonu millete aittir. Buraya gelenler bundan yararlanmalıdırlar. Buna uymayanların bizde çalışamayacağını belirttik. Bu konuyla ilgili birçok toplantı yaptık. Bunların elektrik ve sularını karşılamak lazımdır. İl müdürlerimiz çoğunlukla bu işin bilincindeler. Spora yapılan katkının ülke ekonomisine yapılacak katkı olduğunun bilincindeler. Sporun, sağlığa, mutluluğa, huzura katkı olduğunu biliyorlar. ►EFES PİLSEN’İN SPORA KATKISI BÜYÜK - Tütün Mamülleri ve Akollü İçkilerin Satışına ve Sunumuna İlişkin Usul ve Esasları Hakkındaki Yönetmelik Taslağı’na tepkiler var? Efes Pilsen yetkilileri ‘Adımızı değiştirmeyiz, kulübü kapatırız’ diyorlar? -Biz 7 yıldır iktidardayız. Efes Pilsen’in spora yaptığı katkılardan çok memnunuz. Burada bir denge kurmak lazım. Sporcunun sağlığını, alkolle ve uyuşturucudan bağımlılıktan kurtarmaya çalışırken bir yandan da spor yapanları korumak gerekiyor. Her iki tarafı da korumak gerekiyor. Efes Pilsen’le ilgili herhangi bir sorunumuz olmadı, olamazda. Onların spora yaptıkları katkı ortada. Sigara ve içkiye karşı mücadele topyekun bir mücadeledir. Bunlarla mücadelenin çeşitli yolları var. Eğitimle, medyayla veya herhangi bir yolla yapılabilir. Biz bir sigara yasağı yaptık tuttu. Artık sigara reklamı yapılamıyor. Ama alkol reklamı yapılıyor. Gazetelerde çarşaf çarşaf reklam yapılıyor.Taslağı Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu (TAPK) hazırladı. Buradaki mücadele yöntemini iyi sağlamak lazımdır. İki tarafı da düşünerek bir şeyler yapılmalıdır. İki tarafı da korumamız gerekiyor. - Uluslararası spor arenasında Türkiye’nin yeri ve konumu tatmin edici mi? - Şurayı eleştirmek veya analiz etmek lazım. Türk futbol kalitesi nerede? Türk takımları neden çok futbolcu ithal ediyor, az ihraç ediyor? Türk Milli Takımı’nın durumu nedir? Spor kulüplerimizin Avrupa’daki durumu nedir? Harcanan paraya rağmen ortaya çıkan tabloyu ve başarıyı uzun uzun düşünmek lazım. Yoksa günlük başarılarla bir camia mutlu olabilir. Ama genelde harcanan para ve ortaya çıkan sonuç acaba ne kadar rasyonel ve fizibildir onlara bakmak lazımdır. -ÇOSB'ye ilişkin görüş ve düşüncelerinizi alabilir miyim? -Çerkezköy Organize Sanayi Bölgesi olarak çok önemli işler yapıyorsunuz. Başarınızın artmasını, üretim, istihdam ve ihracatın artmasını istiyor başarılar diliyorum. Yükleniyor...
İLGİLİ HABERLER
YAZARLAR
Tümü
ÖZEL HABER
HAVA DURUMU
|