SON DAKİKA
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı…
Prof. Dr. Ziya Akıncı
Türkiye Peru İş Konseyi Başkanı…
TÜGİAD Başkanı Rahmi Çuhacı
YENİ GELİR VERGİSİ KANUNU NE GETİRECEK?
Halen Türkiye Büyük Millet Meclisi Plan Bütçe Alt Komisyonu’nda bulunan Gelir Vergisi Kanunu Tasarısı ile gerçek kişi gelirleri ve kurum kazançlarının vergilendirilmesini ayrı ayrı ve ayrı kanunlarda düzenleyen ve başlangıcı 1950 vergi reformuna dayanan gelir vergilendirmesi sisteminin terk edilerek gelir üzerinden alınan iki ayrı vergi olan gelir vergisi ve kurumlar vergisinin aynı çatı altında, aynı kanunda birleştirilmesinin amaçlandığı görülmektedir. Kanun tasarısının temel hedefleri genel gerekçede; etkin, basit ve adil bir vergi sistemi oluşturarak kamu finansmanını sağlam temellere dayandırmak, sürdürülebilir kalkınmayı desteklemek, istihdamı, üretimi, tasarruf ve yatırımları teşvik etmek, vergiye gönüllü uyumu kolaylaştırıp ekonominin kayıtlılık düzeyini arttırmak ve bölgesel gelişmişlik farklarının azaltılmasına katkıda bulunmak olarak belirtilmiştir.
250 MADDE 92’YE İNDİRİLİYOR Düzenleme ile 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu ile 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 250’yi aşan sayıdaki maddeleri 92’ye indirilmektedir. 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu, nispeten yeni olması nedeniyle henüz bütünlüğünü korumakla birlikte, çeşitli zamanlarda yapılan çok sayıda düzenleme ile 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun sistematiği önemli ölçüde bozulmuştur. Her iki verginin konusunun da gelir olması nedeniyle bazı hükümler hem Gelir Vergisi Kanunu’nda hem de Kurumlar Vergisi Kanunu’nda yer aldığından yer yer mükerrerlikler de ortaya çıkmıştır. Genel gerekçede, mükerrerliği ortadan kaldırmak ve bazı ülkelerde olduğu gibi, daha kısa ve kolay anlaşılır bir sistematik oluşturmak için Gelir ve Kurumlar Vergisi kanunlarının tek bir kanun haline getirilmesinin tasarının temel amaçlarından biri olduğu belirtilmektedir. KAYITLI EKONOMİYE GEÇİŞ HIZLANACAK Yeni Gelir Vergisi Kanunu ile; yatırım, üretim, istihdam ve tasarrufların teşvik edilmesinin; vergiye gönüllü uyumun arttırılması ve kayıtlı ekonomiye geçişin hızlandırılmasının; vergi tabanının genişletilmesi ve vergi adaletinin pekiştirilmesinin; vergi güvenliğinin güçlendirilmesinin; sosyal ve çevresel politikalarla uyumlu düzenlemeler yapılmasının ve yürütmede esneklik ve etkinliğin arttırılmasının amaçlandığı görülmektedir.
Tasarıda Yer Alan Düzenleme ve Değişikliklere Genel Bakış
* Tasarıda vergi oranlarında, dolayısıyla vergi yükünde bir değişiklik ya da artış öngörülmemiştir. Gerçek kişilerin gelirleri artan oranlı tarifeye göre yüzde 15- 35 arasında, kurumların kazançları ise yüzde 20 oranında gelir vergisine tabi olmaya devam edecektir.
AR-GE HARCAMALARININ TAMAMI İNDİRİLEBİLECEK * Yatırımları teşvik amacıyla uygulanan indirimli kurumlar vergisi, indirimli gelir vergisine dönüşmektedir. Sosyo-ekonomik gelişmişlik düzeyine göre belirlenen iller için istihdam teşvikleri ile eğitime sağlanan vergi teşvikleri yeni düzenlemede de devam etmektedir. AR-GE harcamalarının tamamı beyanname üzerinde indirilebilecektir. Kurumların halka açılması teşvik edilmektedir. Genç girişimcilere vergi indirimi getirilmekte, girişimcilik teşvik edilmektedir. İlk defa gelir vergisine tabi olacak 29 yaşını doldurmamış genç girişimcilerin iş kurmaları özendirilmektedir. Buna göre, üç yıl boyunca elde edilen kazancın asgari ücrete tekabül eden kısmı üzerinden hesaplanan vergi, genç girişimciler tarafından verilecek gelir vergisi beyannamesi üzerinden hesaplanan vergiden indirilebilecektir.
* Tasarıda tarım sektörüne ilişkin teşviklere de yer verilmektedir. Sadece zirai faaliyette bulunan ve işletme büyüklüğü ölçülerini aşan şirketler gerçek kişi çiftçilere benzer esaslarda vergilendirilecektir. Esas olarak ticari faaliyet olan ve ticari kazanç hükümlerine göre vergilendirmeyi gerektiren sertifikalı tohum, yumru ve fide yetiştiriciliği ile hayvan fetüsü üreticiliği de zirai faaliyet sayılmaktadır. Çiftçi ve çiftçi sayılanların yanında çalışan işçilerin asgari ücrete karşılık gelen ücretleri için vergi indirimi hükümlerine ve zirai faaliyette kullanılan iktisadi kıymetlerin daha kısa sürede itfa edilebilmesine ilişkin hükümlere yer verilmektedir. Ayrıca, yine mevcut düzenlemeden farklı olarak biçerdöver veya ikiden fazla traktöre sahip olanların gerçek usule geçme zorunluluğuna son verilmektedir.
GELİR UNSURLARINA GÖRE GİDERLER UYUMLAŞTIRILIYOR * Tasarıda her bir gelir unsurunu ilgilendiren istisna ve muafiyetler ile giderler ve özellikli kurumlar ilgili bölümlerine aktarılmış, gelir unsurlarına göre giderler uyumlaştırılmıştır. Aynı gider kalemlerinin farklı gelir unsurlarının gider hükümleri arasında tekrar sayılması uygulaması terk edilerek aynı olan giderlere atıf yapılmakla yetinilmiş ve böylece mükerrerlik önlenmeye çalışılmıştır. Tevkifat sorumlulukları gelir unsurlarına göre gruplandırılmıştır. Gelir ve Kurumlar Vergisi Kanunlarında ayrı ayrı yer verilen düzenlemeler, tek bir çatı altında bir araya getirilmiştir.
BEYAN SİSTEMİ YAYGINLAŞTIRILIYOR * Tasarı ile beyan sisteminin güçlendirilip yaygınlaştırılması ve beyannameli mükellef sayısının arttırılması amaçlanmaktadır. Ücret ve istisna kapsamındaki serbest meslek kazancı elde eden gerçek kişilerden, elde ettikleri gelirleri kanunda belirlenen sınırı aşanlara da beyanname verme zorunluluğu getirilmektedir. Beyanname verilmesi halinde bu mükellefler, yaptıkları bağış ve yardımları vergi matrahlarından, eğitim ve sağlık harcamalarının bir kısmını da hesaplanan vergilerinden indirme imkânına sahip olmaktadırlar. Beyanname veren mükellef sayısının artmasının ve gider ve indirimlerin beyannamelere yansıtılmasının kayıt dışı ile mücadelede etkili olacağı öngörülmektedir. * Tasarı ile mükelleflerin vergiye gönüllü uyumunun arttırılması da hedeflenmektedir. Yıllık beyanname verme süreleri bir ay öne çekilmekte, dördüncü dönem geçici vergi beyannamesi kaldırılmaktadır. Mevcut düzenlemeler çerçevesinde, geçici verginin iade talebi, ilgili yılın sonuna kadar yapılabilirken, tasarı ile bu süre mükellef lehine zamanaşımı süresinin sonuna kadar uzatılmaktadır.
KENTSEL RANTLARIN VE SERMAYE KAZANÇLARI * Tasarıda, kentsel rantların ve sermaye kazançlarının vergilendirilmesine ilişkin hükümlere de yer verilmiştir. Bu gelirlere ilişkin istisnalar daraltılmakta, taşınmazlar, pay senetleri, ortaklık hakları ve hisselerinin elden çıkarılmasından sağlanan kazançların, elde tutma süresine göre kademeli olarak istisnaya tabi tutularak vergilendirilmesi öngörülmektedir. Ayrıca, yine kentsel rantların etkin bir şekilde kavranabilmesi amacıyla özel inşaat işlerinin vergilendirilmesi ayrıntılı olarak düzenlenmektedir. Kapsamı daraltılan istisnalara bir başka örnek de mülkiyeti işverene ait konutların çalışana mesken olarak tahsis edilmesi suretiyle uygulanan ücret istisnasıdır. Bu istisna, Kamu Konutları Kanunu’ndaki kira bedelleri esas alınarak sınırlandırılmaktadır.
GAYRIMENKULLER NASIL VERGİLENDİRİLECEK? * Başka bir düzenleme, kira gelirlerinde götürü gider uygulamasının sınırlandırılmasıdır. Gayrimenkullerin mesken olarak kiraya verilmesinden elde edilen gelirin beyanında uygulanan götürü gider uygulaması, elde edilen hasılatın tutarına göre sınırlandırılmakta, belli bir hasılat tutarı üzerinde gelir elde edilmesi halinde ise tamamen kaldırılmaktadır. Gayrimenkullerin mesken olarak kullanım dışındaki amaçlarla, örneğin işyeri olarak, kiraya verilmesinden elde edilen hasılat için ise götürü gider uygulamasına son verilmektedir. Bu mükellefler, kiraya verdikleri gayrimenkuller için varsa gerçek giderlerini indirim konusu yapabileceklerdir.
* Türkiye’de kalma süresi üç tam yılı aşan işadamları, uzmanlar, memurlar, basın ve yayın çalışanları Türkiye içinde ve dışında elde ettikleri kazançlarının tamamı üzerinden tam mükellefiyet hükümlerine göre vergilendirilecektir. Tam mükellefiyette bir takvim yılı içinde Türkiye’de devamlı olarak altı aydan fazla oturma ölçütü, OECD uygulamalarına paralel olarak, on iki aylık herhangi bir kesintisiz dönemde, bir veya birkaç seferde toplam yüzseksenüç gün veya daha fazla Türkiye’de kalma şeklinde değiştirilmektedir.
YENİ TEKNOLOJİLERE YARATTIĞI VERGİLEME
* Tasarıda, yeni teknolojilerin yarattığı vergileme kapasitelerinin kavranması da amaçlanmaktadır. Bu çerçevede, her türlü elektronik ortam veya alan adlarının kiralanmasından elde edilen iratlar gayrimenkul sermaye iradı olarak kabul edilmiştir. Kurumların yönetim kurulu başkan ve üyelerine ortaklık payı ile ilişkili olmaksızın ödenen kâr paylarının vergi tarifesine göre ücret olarak vergilendirilmesi öngörülmektedir. Ticari kazancı doğuran faaliyetler olan ticari ve sınai faaliyetlerin tespitinde yeni bir ölçüt olarak “ticari organizasyon” kavramı kanuna dahil edilmiştir.
* Tasarıda, vergi alacağının güvenliğini sağlamak, vergi kaçırmaya veya vergiden kaçınmaya yönelik girişimleri önlemek amacıyla emsal kira bedeli esası, örtülü sermaye, transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü kazanç dağıtımı, kontrol edilen yabancı kurum kazancı, zararlı vergi rekabetine yol açan ülkelere yapılan ödemelerde vergi tevkifatı gibi vergi güvenlik kurumlarına yer verilmektedir. Esasen bu kurumlar mevcut kanunlarda da yer almaktadır. Tasarı ile getirilen yenilik bunların tümünün aynı yerde toplanmış olmasıdır.
İKAMET EDİLEN EVİN SATIŞI VERGİDEN MUAF * Tasarıda sosyal ve çevresel amaçlı düzenlemelere de yer verilmektedir. İkamet amacıyla kullanılan tek konutun elden çıkarılmasından doğan kazançlar vergiden istisna edilmektedir. Bu düzenlemenin inşaat sektörüne de olumlu etki yapacağı düşünülmektedir. Eşin anne ve babasının kullanımına bedelsiz olarak tahsis edilen konutlarda emsal kira bedeli esası uygulamasına son verilmektedir. * Tasarıda, çocuk tanımının kapsamı genişletilmekte, kardeşler ile anne ve babasını kaybetmiş kardeş çocuklarının da kanunu uygulanmasında mükelleflerin kendi çocukları gibi vergi indirimlerinden yararlandırılmaları öngörülmektedir. Ayrıca, üçüncü çocuk için vergi indirimi tutarı arttırılmaktadır. * Öğrencilere, bakıma muhtaç olanlara ve yaşlılara destek olmak amacıyla öğrenci yurtları, bakımevleri ve huzurevlerine ödenen oda ve yatak bedellerinin gayrimenkul sermaye iradından indirilmesine izin verilmektedir. Engellilerin istihdam imkânlarının arttırılması amacıyla korumalı işyeri indirimi getirilmektedir. Bu işyerlerinde istihdam edilen engelli çalışanlara yapılan ve kazancın tespiti sırasında indirilen ücret ödemeleri ayrıca beyanname üzerinden de indirilebilecektir. * Çevreye ilişkin olarak da ısı yalıtımı ve enerji tasarrufuna yönelik harcamaların elde edilen kira gelirinden doğrudan indirilebilmesine izin verilmektedir.
SONUÇ: İKİ KANUNUN BİRLEŞMESİ ÇOK OLUMLU
Yeni Gelir Vergisi Kanunu Tasarısında yer alan; gelir ve kurumlar vergilerine ilişkin hükümlerin tek kanunda bütünleştirilerek sadeleştirilmesi ve toplam madde sayılarının eski mevzuata göre yaklaşık üçte iki oranında azaltılması; beyan sisteminin yaygınlaştırılması; bazı indirim ve istisnaların kapsamının daraltılması, iktisadi, sosyal ve çevresel teşviklere yer verilmesi ve bazı kavram ve kurumların OECD standartları ile daha uyumlu hale getirilmesi şeklindeki düzenlemelerin, tasarıda mevcut şekliyle, istisna ve indirimlerin daraltılması veya kaldırılmasından doğrudan etkilenen bazı kazanç ve irat sahipleri dışında, gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinin vergi yükünde kayda değer bir farklılık yaratmayacağı ifade edilebilir. Bununla birlikte, Tasarının, 1950 ve 1960 yıllarından itibaren yapılan çok sayıda düzenleme ile her geçen gün gittikçe karmaşıklaşan ve adeta “yamalı bohça”ya dönen mevcut Gelir Vergisi Kanunu’nun, doğru bir yaklaşımla Kurumlar Vergisi Kanunu ile birleştirilerek yeniden ve daha sağlıklı olarak doğumuna vesile olması beklenebilir ki, bu reformun belki de en önemli katkısı bu noktadadır.
Yükleniyor...
YAZARLAR
Tümü
ÖZEL HABER
HAVA DURUMU
SÜPER LİG
|
|