SON DAKİKA
Prof. Dr. Sedat Aybar
Tekirdağ Valisi Enver Salihoğlu
Sanayi Bölgelerii Genel Müdürü Yaşar…
ÇOSB Başkanı Eyüp Sözdinler
Yeni sanayi stratejisi şart
İhracat mayıs ayında yüzde 19 geriledi. Sanayiciler, son yıllarda ihmal edildiklerini düşünüyorlar. Bunu açıkça hükümetimizin bakanlarına söylemekten de çekiniyorlar. Sanayicileri temsil eden en önemli örgütler ne yazık ki sessiz. Aslında sessiz kalmaları da durumu ortaya koyuyor. Böyle olunca da Türkiye’nin artık yeni bir ‘sanayi stratejisi’ belirlemesi gerektiğini söylemek bize kalıyor. Peki neden yeni sanayi stratejisi gerekli?
Öncelikle, ihracat uzun süreden beri ‘şu veya bu nedenle’ artmıyor, azalıyor. Böyle giderse cumhuriyetimizin 100’üncü yılı için konulan 500 milyar dolar yıllık ihracat hedefimizin gerçekleşme ihtimali kalmıyor. Elbette, mesele sadece bir hedef tutturmak ya da tutturmamak değil. 500 milyar dolarlık ihracat yapmasını istediğimiz ülkemiz büyük ihtimalle bu ihracatın yüzde 80’ine yakınını sanayi ürünleriyle gerçekleştirmek zorunda. BU KAPASİTEYLE BU KADAR İşin diğer önemli kısmı ise şu anda 1.6 dolar olan 1 kilogram ihracat değerinin birkaç yıl içinde 3 doların üzerine çıkarılması zorunluluğu. Bu, daha katma değerli, yüksek teknoloji ürünleri ihraç etmek anlamına geliyor. İşte bu 3 dolarlık ihracatı yapabilmek için de hangi sanayi sektörleri ‘işe yarar şekilde’ nasıl desteklenecek bunu bir an önce en doğru şekilde kararlaştırmak zorundayız. Başta Uçak ve Savunma Sanayi alanında olmak üzere yüksek teknoloji üretiminin anahtarı olan sektörlerde önemli gelişmeler yaşanıyor. Ancak bu gelişmeleri de yeterli görmemeliyiz. KOSGEB VE TÜBİTAK Ar-Ge ve marka desteklerinin en önemli kaynak kuruluşları konumundaki KOSGEB ve TÜBİTAK son 1 yıldır yönetim zaafiyetleriyle baş başa kalmış durumda. Önce başkanların durumu sallantıda kaldı, sonra yeni atamalara rağmen beklentileri karşılayacak süratte bir atak göremedik. Son 3 yıldır en çok konuştuğumuz mesele, Hükümetin destekler için bunca kaynak ayırmasına rağmen, ya destekler yeteri kadar sonuç vermiyor ya da desteklenecek proje eksikliği sorunu çözümlenemiyor. Bu durumdan zaman zaman Bakanların bile şikayetçi olduğunu tanık oluyoruz. SEÇİM VE UMUT 7 Haziran’da genel seçim var. Türkiye’nin önümüzdeki 4 yıl hangi siyasi kadro tarafından yönetileceği belirlenecek. AK Parti hükümetlerinin, 2002’den bugüne ekonomideki performansı gerçekten takdire şayan. İhracatın, milli gelirin, borcun GSMH’ya oranının, küresel krize rağmen işsizlik oranının, döviz rezervimizin, faiz ve enflasyon oranlarının; kısaca makro ekonominin tüm verilerinde başarı görünüyor. Ayrıca, Türkiye genelinde ‘üst yapı’ diyebileceğimiz, liman, tüm ulaştırma sektörleri ve fiziki altyapı gelişimi ülke için ciddi bir atak şansı sağladı. Marmaray, Avrasya Geçişi, Körfez Köprüsü, Üçüncü Köprü, Üçüncü Havalimanı, hızlı tren hatları gibi yapılmış ve devam eden, ayrıca planlanmış diğer mega projeler ülke için büyük hizmetler olarak duruyor. Son yıllarda düşen ‘büyüme hızı’ ile ‘siyasi gerilimin yükselişi’ en önemli sorunlarımız olarak görünüyor. Bence bu seçimde milletimiz hem iktidarı hem muhalefeti ‘şapkayı önüne koyup düşünmeye’ sevk edecek bir sonuç ortaya koyacak. Her seçim, yeni bur umuttur. Umarım seçimden sonra tüm siyasi kadrolar ‘Biz kazandık’ demek yerine, ‘nerede hata yapıyoruz’ diye kendilerini sorgularlar. Hepimize hayırlı olsun... Yükleniyor...
YAZARLAR
Tümü
ÖZEL HABER
HAVA DURUMU
SÜPER LİG
|
|