Türkiye’nin ‘Beyaz Devleri’

Türkiye’de 1955 yılında Arçelik tarafından ilk fabrika açıldı. 55 yılda beyaz eşya sektörü dev bir hacme ulaştı. 55 yıllık süreçte, Arçelik, Beko, Vestel, Ariston, Indesit, Altus, Aygaz, Profilo, Bosch, Siemens gibi pek çok yerli yabancı markayla, 50’nin üzerinde orta ölçekli imalatçı faaliyet gösteriyor.Yurtiçinde 2 milyondan fazla kişinin ekmek kapısı haline gelen beyaz eşya üreticilerinin üretim kapasitesi yıllık 5 milyon adede ulaştı. Küresel krize rağmen toplam ihracatı 2.5 milyar doları bulan sektör Avrupa Birliği pazarının yüzde 15’ini kontrol ediyor.

05 Nisan 2010 Pazartesi 16:28
HAZIRLAYAN: NAZMİ BELGE

Türkiye’de beyaz eşya sektöründe ilk fabrika Arçelik tarafından 1955 yılında İstanbul Sütlüce’de kuruldu. İlk yerli çamaşır makinesi 1959 yılında üretilirken, 1960 yılında da ilk yerli buzdolabı Türk halkının mutfağında yerini aldı. İthal ikameci politikaların 1980 sonrasında yerini ihracata dayalı büyümeye bırakmasıyla birlikte, sektör ülke sanayisinin en önemli kollarından biri haline geldi. İstanbul, Manisa, Eskişehir, Bolu, Gebze, Bursa, İzmir, Ankara, Kocaeli, Yalova, Kayseri, Konya ve Bilecik beyaz eşya sektörünün fabrikalarının yer aldığı kentlere dönüştü. 55 yıllık süreçte, Arçelik, Beko, Vestel, Ariston, Indesit, Altus, Aygaz, Profilo, Bosch, Siemens gibi pek çok yerli yabancı markayla, 50’nin üzerinde orta ölçekli imalatçı, 500’ün üzerinde aksam ve parça imalatçısı sektörde faaliyet göstermeye başladı.   Sektördeki bu gelişmeler beyaz eşyayı, yurtiçinde 2 milyondan fazla kişinin ekmek kapısı haline getirdi. 55 yıllık tecrübe, 500 büyük sanayi kuruluşu içinde yer alan beyaz beyaz eşya üreticilerini yıllık 25 milyon adedi aşan üretim kapasitesine ulaştırırken, ürün gamı, tıraş makinesinden, dev buzdolaplarına, çamaşır makinelerinden mikro dalga fırınlara kadar farklı geniş bir yelpazeye ulaştı. Türk beyaz eşya üreticileri, basit montaj hatlarıyla başladıkları üretimi yıllar içinde yurtdışına teknoloji transfer edecek düzeye getirdi. Öyle ki, Arçelik Ekonomist Çamaşır Makinesi, A enerji sınıfından bile yüzde 30 daha tasarruflu olmasıyla “Dünyanın en az enerji harcayan çamaşır makinesi”, hızlı 14 programıyla da “Dünyanın ilk en hızlı çamaşır makinesi” unvanını ele geçirdi. AB pazarının yüzde 15’i Türklerin Yaratılan güçlü markalar, başta AB olmak üzere dış pazarlarda Türk beyaz eşya sektörünün varlığını güçlendirdi.

Bugün, dört büyük beyaz eşya olarak ifade edilen buzdolabı, fırın, çamaşır makinesi ve bulaşık makinesi pazarında yıllık 50 milyon adet satışın gerçekleştiği AB pazarının yaklaşık yüzde 15’ini Türk malı ürünler oluşturmaya başladı. Türkiye, Avrupa Birliği’nde İtalya’dan sonra ikinci büyük üretim üssü haline geldi. 2007’de ortaya çıan ABD kaynaklı küresel finansal kriz 2008’de tüm sektölerde olduğu gibi beyaz eşada da üretim kaybına neden oldu. Dört üründe, 2007 yılında16 milyon 198 bin adete toplam üretim krizin etkisiyle 2008 yılında 15 milyon 920 bin adete geriledi.   Ancak, 2009 yılında alınan önlemlerin de etkisiyle buzdolabı, çamaşır, bulaşık makinesi ve fırın üretimi 15 milyon 996 bin adete yükseldi. 2009 yılında üretim görülen canlanmayla birlikte Türkiye’nin miktar başına beyaz eşya ihracatı da artış gösterdi. 2005 yılında toplamda 7 milyon 788 bin buzdolabı, çamaşır ve bulaşık makinesiyle fırın ihracatı gerçekleştiren Türk beyaz eşya sektörü, 2008 yılında bu rakamı 11 milyon 519 bine yükseltti. Sektör, krize rağmen 2009 yılında ihracatını adet bazında artırarak 12 milyon 247 bine ulaştırdı.



İhracat 2.5 milyar dolar Sektörün 2005 yılında 1.6 milyar dolar olan ihracatı 2006’da 2 milyar dolara, 2007’de 2.5 milyar dolara, 2008’de 2.7 milyar dolara ulaştı. Ancak, 2009’da adet bazında satışlar artsa da küresel krizin etkisiyle sektörün ihracatı yaklaşık 200 milyon dolar azalarak, 2.5 milyar dolara geriledi.
Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) verilerine göre aynı dönemde ithalatta da benzer gerileme kaydedildi. Türkiye’nin 2008 yılında 523 milyon dolar olan beyaz eşya ithalatı 2009 yılında 430 milyon dolara indi.   Sektör 2010’dan umutlu 2009 yılında krizin izlerini ÖTV indirimi gibi desteklerle silmeye çalışan sektör bu çabasında pek çok sektöre göre başarı da sağlamış oldu. Yıl sonunda konuya ilişkin bir değerlendirme yapan Türkiye Beyaz Eşya Sanayicileri Derneği (TÜRKBESD) Yönetim Kurulu Başkanı Dilek Temel, üretim açısından sektörün 2008'e göre bir küçülme yaşamadığının görüldüğünü, bu sonucun ağır kriz şartlarına rağmen yılbaşında yapılan tahminlerin üstünde ve birçok sektöre göre çok başarılı bir performansa işaret ettiğini söylemişti. Türkiye'de yerleşik TÜRKBESD üyesi üretici firmaların, buzdolabı, çamaşır makinesi, bulaşık makinesi ve fırından oluşan dört ana ürün grubunda pazarın yüzde 90'ını temsil ettiğini hatırlatan Temel şu bilgileri aktarmıştı: “Kriz 2008'in 4. çeyreğinden itibaren etkisini gösterdi ve ilk aylarda yüzde 30'lara varan pazar kaybı yaşandı. 2009 yılının Mart ayında devreye giren ÖTV indirimi desteğiyle sektör önemli ivme kazandı. Satışlar arttı ve stoklar eritildi. Eylül'de de ÖTV desteğinin bitmesi, okul ve kış harcamaları dolayısıyla 2008’in aynı dönemi kadar olmasa da bir miktar talep daralması yaşandı.   Tahminlerin üstünde performans gösterdi İhracatta sektör 2009'un ilk aylarında yaşanan yüzde 20'ye varan düşüşe rağmen yılın ikinci yarısında önemli bir toparlanma gösterdi. Yıl sonu itibariyle ihracatın önceki yıla göre yüzde 6'lık artışla yılı tamamlaması bekleniyor. Üretim açısından bakıldığında ise sektörün 2008'e göre bir küçülme yaşamadığı görülüyor. Bu sonuç; ağır kriz şartlarına rağmen yılbaşında yapılan tahminlerin üstünde ve birçok sektöre göre çok başarılı bir performansa işaret ediyor. 2010 yılında ise siyasi veya ekonomik bir kriz yaşanmayacağı varsayımıyla sektörün daha önceki yıllarda da olduğu gibi, Türkiye'nin ekonomik büyümesinin üzerinde gerçekleşme potansiyeli bulunuyor. Özellikle enerji tasarrufu sağlayacak, enerji verimliliği yüksek ürünlere vergi teşviki sağlanırsa sektör yeni bir ivme kazanabilir.   Gümrük Birliği sürecini başarıyla ve büyüyerek geçiren sektörümüz, 2010 sonu itibarıyla beyaz eşya üretiminde AB'nin birinci üretim üssü konumuna gelecek. 2.5 milyar dolara yaklaşan ihracatıyla, yarattığı yüzde 50'nin üzerinde katma değeri ve sağladığı ekonomik faaliyetleriyle, direkt ve dolaylı olarak 2,5 milyon kişinin geçimine katkı sağlayan sektörümüz, önümüzdeki yıllarda da Türkiye ekonomisi için gittikçe önemi artan, stratejik ve en rekabetçi sektörlerinden biri olmaya devam edecek.''


İhracatta durum ve potansiyel pazarlar : 2005 yılında 49.9 milyar dolar olan dünya beyaz eşya ihracatı 2008 yılında 65.1 milyar dolara yükseldi. Son yıllarda yaşanan kriz uluslararası ticarette yavaşlamaya neden olsa da buzdolabı, çamaşır makinesi, bulaşık makinesi, fırın, elektrikli süpürge ve ütülerden oluşan alt ürünler bazında dünya toplam beyaz eşya ihracatında gerileme yaşanmadı. Çin, 17.9 milyar dolarlık toplam ihracatıyla dünyada ilk sırada yer alırken, bu ülkeyi 7.2 milyar dolarlık ihracatla Almanya, 6.5 milyar dolarlık ihracatla İtalya, 2.8 milyar dolarlık ihracatla Meksika ve 2.7 milyar dolarlık ihracatla Türkiye izledi. İthalatta ise en büyük pazar yine ABD oldu. 2008 yılında gerçekleştirilen 66.8 milyar dolarlık ithalatın 11.9 milyar dolarını ABD, 4.7 milyar dolarını Almanya, 4.1 milyar dolarını Fransa gerçekleştirdi. Talepte canlanma sinyalleri görülüyor Başta Avrupa olmak üzere dünyanın sayılı üreticileri arasında yer alan Türk beyaz eşya sektörü de çeşitli ülke pazarlarında da ön sıralarda yer almaya başladı. 2007 yılında ABD’de başlayan finansal krizin hızla tüm dünyayı etkisi altına almaya başlaması dış talebi de olumsuz etkiledi. Ancak, 2008 yılında gerek iç, gerek dış pazarlarda yaşanan olumlu gelişmeler beyaz eşya sektöründe de canlanma sinyallerinin görülmesine fırsat verdi.

Üretici dernekleri işbaşında
Beyaz eşya üretimi yapan Türkiye’nin önde gelen şirketleriyle, yan sanayi kuruluşları yıllar içinde Türk sanayisinin itici gücü haline gelen sektörün hedefleri, sorunları ve taleplerini iletmek amacıyla sivil toplum örgütleri oluşturdu. Bunlardan Türkiye Beyaz Eşya Sanayicileri Derneği (TÜRKBESD), sektördeki ana üreticileri temsil ediyor. Arçelik, BSH, Indesit Company BES, Türk Demirdöküm, Teba, Vestel Beyaz Eşya derneğin üyelerini oluşturuyor. Beyaz Eşya Yan Sanayicileri Derneği (BEYSAD), ise beyaz eşya üreticilerine yan sanayi olarak çalışan kuruluşların örgütlenmesiyle ortaya çıktı. BEYSAD, üyeleri ile yerli / yabancı müşterileri arasında toplantı ve forumlar organize ederken, ulusal ve uluslararası fuarlara ortak katılımlar düzenleyerek, üyelerinin müşteri yelpazesinin genişletilmesini ve ihracatlarının artırılmasını desteklemeyi amaçlıyor. Kamu kuruluşları nezdinde sektörü temsil eden BEYSAD, yayınladığı dergi aracılığıyla sektör ve gelişmeler hakkında üyelerini ve kamuoyunu bilgilendiriyor. Ayrıca, ortak projelerde diğer sivil toplum kurumları ve üniversitelerle işbirliği platformları oluşturuyor. Yeni çıkarılan yasa ve kararnameleri takip ederek üyelerine çalışmaların sağlayacağı gelişmeleri aktarıyor.














Bu haber 1487 kez okundu
Yükleniyor...

"));